Saygı

EĞER İNANÇLI İSEN…

Saygı Günenç

ikimelek

İki melek yeryüzünü dolaşmaya çıkmışlar. Tabii insan kılığında. Akşam olmuş. Kentin en zengin semtinde lüks bir villanın kapısını Tanrı misafiri olarak çalmışlar. Ev sahipleri somurtarak buyur etmişler onları. Yemek falan teklif etmemişler. Sıcacık misafir odaları yerine, buz gibi ve nemli bodruma iki şilte atıp;

“Geceyi burada geçirebilirsiniz” demişler. Şilteleri betona sererken, yaşlı melek duvarda bir çatlak görmüş. Elini uzatmış. Şöyle bir sürmüş yarığa. Duvar eskisinden sağlam olmuş. Genç melek:

“Niye yaptın bunu?” diye sormuş merakla.
“Her şey her zaman göründüğü gibi değildir” demiş yaşlı melek yavaşça.
Ertesi akşam melekler bir köy evinde çok fakir, ama çok iyiliksever bir aileye misafir olmuşlar. Her şeyleri bir tanecik inekleri imiş. Onun sütünü satıp geçiniyorlarmış. Ev sahipleri mütevazı sofralarına almış onları. Allah ne verdiyse beraber yemişler. Yatma zamanı gelince kadın:
“Siz uzun yoldan geliyorsunuz, yorgun olmalısınız”demiş. “Bizim yatakta siz yatın, bir rahat uyuyun. Biz şu divanda idare ederiz.”
fakirsofl
Güneş doğarken uyanan melekler, zavallı adamla karısını iki gözleri iki çeşme ağlar bulmuşlar. Hayattaki tek servetleri inekleri bahçede ölü yatıyormuş. Genç melek öfkeden deliye dönmüş.

“Bunu nasıl yaparsın. Bu kadar iyi insanların yegane servetinin ölmesine nasıl izin verirsin. Önceki gece gittiğimiz villada her şey vardı, ama kötü ev sahipleri bize hiçbir şey vermediler. Sen onların bodrumlarını tamir ettin. Bu fakir insanlar bizimle her şeylerini paylaştılar ineklerinin ölmesine göz yumdun?..”
“Her şey her zaman göründüğü gibi değildir evlat” demiş, yaşlı melek gene.
“Nasıl yani?” diye daha da öfkeyle yinelemiş sorusunu genç melek.
“Her şey her zaman göründüğü gibi değildir evlat” demiş yaşlı melek bir daha. Ve anlatmış.

“İlk gittiğimiz zengin evinin o duvar çatlağının içinde yıllar önceden saklanmış bir hazine vardı. Ev sahipleri, zenginlikleri ile çok mağrur, ama hiç paylaşmayı sevmeyen insanlar oldukları için bu defineyi bulmayı hakketmemişlerdi. Çatlağı kapayıp, onları bu hazineden ebediyen mahrum ettim. Dün gece fakir köylünün yatağında yatarken ölüm meleği, adamın karısını almaya geldi. Kadının hayatını bağışlamasına karşılık ona ineği verdim. her şey her zaman göründüğü gibi değildir. İşler bazen istendiği gibi gitmez göründüğünde, aslında olan budur.

Eğer inançlı isen, her işte bir hayır olduğunu düşünürsün. O hayrın ne olduğunu da, bir süre sonra anlarsın…

Kaynak:Bilinmiyor(alıntıdır)

 

Saygı Günenç tarafından yazıldı

“EĞER İNANÇLI İSEN…” Yorumları (2 Adet)

  1. Veronique DELOIX dedi ki:

    Bonjour, merhaba Saygi,

    Sizin yazilarinizi dikkat ile okumaya çalisiyorum, gerçekten pertinant, bravo.

    Bende baska bir hikaye biliyorum, (Nasrettin hoca’dan degil !)

    Hikayenin geçtigi zamanda, hava çok sogukmus, zavalli bebek bülbül yuvasindan düsmüs..Öbürsü gün,buradan geçen güzel bir inek küçük bülbül’ü görmüs, sanssiz hayvan, çok aç, soguktan ölüyor, inek kendini silahsiz, güçsüz hissediyor ancak kafasinda bir ampul yaniyor.

    Ne iyi degilmi ? Gülmeyin ben ciddiyim…benim türkçem iyi degil, birde bizim klavye’ye birkaç harfiniz yok, efor etmem lazim.

    Neyse, inek kendisini bülbül’ün üstüne yaklasiyor ve onu kakasiyla örtüyor.(özür dilerim, türkler böyle kelimeleri kullanmuyorlar) eger bana diger bir kelime önermek isterseniz, ben alirim. Inek hayirlisi olsun diyerek yoluna devam ediyor.

    Bizim bülbül kendini sicakta buluyor, yiyecegide var, ben gerçekten utançin içindeyim, fakat bizim bülbül girtlagina kadar …..onun içinde ama çok mutlu.

    Yarim saat sonra, bizimki yedi, isindi ve mutlu.

    Ne yapmaga basliyor biliyormusunuz, ötüyor, mutluca ve yüksek sesle ötüyor.
    Hava halen soguk, yakindan geçen bir aç kurt onu duyuyor ve gayet tabii bülbülü bulup onu halletmeye karar veriyor.

    Ne yazikki, bizim bülbülü buluyor, onu ….içinden çikariyor ve yiyor.

    Gayet tabii, bu hikaye’den bir ders alabiliriz, degilmi ?

    Ben kendime bu soruyu soruyorum; hangisi daha iyi ? Inek’mi, kurt’mu ?

    Sizler ne diyorsunuz ?

    Yakinda yeniden sizin güzel ülkenize gelebilmek rüyasiyla, lütfen yazmaya devam edin.

    Saygilarimla

    (Biz Paris’te oturuyoruz.)

  2. Saygı Günenç dedi ki:

    Sevgili Veronique DELOIX,

    Güzel hikayeniz için çok teşekkür ederim. Yazım yanlışlarınız ya da kullandığınız kelimeler hiç önemli değil. Önemli olan bizimle paylaşmanız. farklı ülkelerde bile olsanız bizimle aynı pencereden bakmanız.
    Yüreğinize sağlık.
    Yazmaya, paylaşmaya hep birlikte devam edeceğiz…

    Güzel ülkemden sevgiler.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4.022 okunma

Kişisel blogdur. Ticari amaç ya da kazanç gütmez. Blogda kullanılan bazı görseller ve bazı yazılar google üzerinden alınmıştır. Herhangi bir hak iddia edilmemektedir. İstenildiği zaman kaldırılacaktır.

Başa Dön