Saygı

FARKINDALIK

Saygı Günenç
sgmyazilimfarkindalik1
 

İş hayatında sürekli bahsettiğimiz kavramlardan biri de "farkındalık"… Dikkatin sürekli olarak şimdiki yaşantılara ve anlık deneyimlere odaklanması hali farkındalık olarak tanımlanıyor. Elbette "bilinçli farkındalık", "yansıtıcı düşünme" gibi yaklaşımlarda  farkındalık kelimesiyle bağlantılı olarak, bu kavramı destekliyor.

Neden bu kadar önemli?

İşe alımlarda, özellikle yönetici mülakatlarında, adayın mutlaka farkındalığı ölçülüyor. Çünkü çalışan, yaptığı işin bilincinde olursa işin sonucunda da o kadar başarılı oluyor. Aynı zamanda bir çalışanın  işini sevmesi de tam anlamıyla; konumun, yaptığı işin niteliklerinin, hedeflerinin, içinde bulunduğu tüm durumların farkında olmasından geçiyor. Gelin farkındalığı bu yönüyle ele alalım.

sgmyazilimfarkindalik
 

Çalışma ortamlarında hep haksızlıktan bahsediyoruz. Bize göre keşkeler hiç bitmiyor.

-O aslında müdürlüğü hak etmiyor…

-O'nun yerinde ben olacaktım ki…

-Fırsat verselerdi…

-Benim yerim daha da yüksek bir mevkide olmalı bence…

-X firmada daha iyi şartlar var gibi…

-Bir elimde olsa, ben bütün çalışanlara nasıl yön veririm…

-Keşke…

Aslında önemli olan hangi işi yapıyorsanız yapın, değerinin farkında olmaktır. Düşünsenize herkesin müdür, herkesin en üst düzeyde çalıştığını. Ya da herkesin en rahat diye tabir edilen işlerde yer aldığını… Bu hayatta nasıl hepimizin bir misyonu varsa, iş yerlerinde herkesin ayrı ayrı misyonu var. Burada en önemli nokta, yaptığımız iş nasıl ve hangi koşullarda olursa olsun (imkansızlıklar, haksızlıklar vs) değerinin farkında olmamızdan ve en iyi şekilde çalışmamızdan geçiyor. Üstelik işimize odaklandığımızda, hata yapma payı asgariye iniyor. Kısaca bu yaklaşım size, yaptığınız işte mutlu ve başarılı olmanın anahtarını sunuyor. Tıpkı her yerde anlatılan dağ işçisinin hikayesinde olduğu gibi…

 
sgmyazilimkaya
 

Bir zamanlar, dağda bir dağ işçisi varmış. Gece gündüz dağa vurup durmaktan yorulmuş. Usanmış. 'Ah demiş keşke daha güçlü olsam…' 'Mesela bir şövalye olsam, savaşıp zor durumda olanlara yardım etsem.'

İşte tam bu anda bir peri belirmiş ve onu şövalyeye çevirmiş. Şövalyelik ilk basta harikaymış, ama şövalye olarak da her istediğini tam olarak yapamadığını fark etmiş. 'Aslında' demiş içinden 'kral olsam, çok daha güçlü olurdum ve her istediğimi yapardım.'

Peri onu krala çevirmiş bu sefer. Kral olmak harikaymış ilk başta. Her istediğini yapıyormuş gerçekten. Derken bir bakmış, kraldan büyük güneş var. Güneş varsa bereket var. Bereket varsa, halk mutlu. Kralın elinden bereket için bir şey gelmiyor, güneşin geliyor. Güneş olsam, işte o zaman kraldan büyük olurum demiş.

 
sgmyazilimgunes
 

Güneşe çevirmiş bu defa onu peri. Parlayarak bereket getirmeye, elinde mevsimler çevirmeye başlamış tam istediği gibi. Gökyüzünde hükmünü sürerken, birden bir bulut gelmiş kapamış üstünü. 'Ah' demiş. Bulutlar benden güçlü, hem yağmur yapabiliyorlar hem de güneşi kapatabiliyorlar. Bulut olsam demiş. Der demez de buluta dönüşmüş.

Peri bir dediğini iki etmiyormuş.

Bulut olmuş giderken, yağmurlar yağdırıp, istediğinde gökyüzünü kaplarken büyük bir gücün kendisini ittiğini görmüş. Rüzgar! Rüzgar isterse bulutu itip, dağıtıp geçebiliyormuş.

 
sgmyazilimruzgar
 

Ondan güçlü rüzgarın olduğunu fark edince, rüzgar olmayı dilemiş bu sefer. Ve olmuş da. Rüzgar olup esmeye başlamış. Oradan oraya hükmünü sürerken bir de bakmış bir dağ!

Dağ, istediğinde rüzgarı durduran koca bir duvar gibi dikilmiş önüne. Dağ olmak vardı demiş. Her şeyin önünde durabilecek kadar güçlü olmak. Ve dediği gibi olmuş. Dağ olmuş.

Dağ olup dikilirken, rüzgarları durdururken, bir ses duymuş karnında… Tak tak tak tak… Bu da ne demiş, içimi oyan, taslarımı çıkaran… Bir de bakmış bir taş işçisi! Dağı küçük küçük kıran bu taş işçisi dağdan güçlü demiş içinden. Ve taş işçisi olmayı dilemiş periden.

Taş işçisi daha güçlü olmayı dileye dileye taş işçisine varmış yine…

(Kaynak: Judith Liberman'in "Masal Terapi")

Unutmayın, siz kendi yaptıklarınızın farkında olursanız, ortaya daha değerli daha nitelikli işler çıkacaktır. Üstelik hem siz hem de herkes değerinizi bilecektir.

Sevgilerimle.

Saygı Günenç

Kasım/2015

 

Sevgili Murat Uzmanoğlu'na bu hikayeyi bizlerle paylaştığı için teşekkürler…

"paylaşmak ayrıcalıktır"

 
sgmyazilimelektronikargekariyereğitim
Saygı Günenç tarafından yazıldı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3.370 okunma

Kişisel blogdur. Ticari amaç ya da kazanç gütmez. Blogda kullanılan bazı görseller ve bazı yazılar google üzerinden alınmıştır. Herhangi bir hak iddia edilmemektedir. İstenildiği zaman kaldırılacaktır.

Başa Dön