Vikingler…
Sarışın, güçlü, boynuzlu miğferleriyle ölüm saçan, barbar, dev adamlar… Haklarında çok şey bilmediğimiz ama bir çok konuda bizi büyüleyen, acımasızlıklarıyla eleştirdiğimiz korsan ve tüccar kavim…
Efsaneye göre Büyük Viking Ordusunu ünlü Ragnar Lordbrok’un oğulları komuta etmektedir. Anglo-Sakson krallıklarına yapılan askeri harekatları tam 14 yıl sürmüştür…
Vikinglerin bir başka bilinen özelliği ise aynı eve defalarca giren hırsız gibi köylere evlere tekrar tekrar geri dönmeleri ve yağmaları olmuştur.
Anlatılan hikayelere göre; yaptıkları her işte tempo ile şarkı söyleyerek, el birliğiyle hareket ediyorlar, yaptıkları her işin keyfini çıkarıyorlarmış. Kadınları da erkekleri de ayrı ayrı işlerde çok çalışkanlarmış.
En kritik dönüm noktasının 1970’lerin sonlarına doğru yaşandığını söyleniyor. İngiltere’nin kuzeyindeki York kentinde bir alışveriş merkezi için temel kazılırken toprağın altından bozulmamış durumda çok sayıda Viking evi, giysileri, takıları ve miğferleri çıkmıştır. İşte York’daki Jorvik Merkezi bu kazıdan sonra kurulmuştur. Bulgular Vikinglerin yerleşik hayatları da olan aile bağları güçlü insanlar olduğunu ortaya koymuştur…
Bu bulguları inceleyen arkeologlar Vikinglerin başarılı tüccarlar ve yer yer iyi şairler olduklarını, deri ayakkabılar giydiklerini ve saçlarını taradıklarını da söyleyebiliyor.
Vikingler hakkında söylenecek çok şey var ama burada bırakalım. Peki bu efsaneden günümüze gelirsek, bir şeyler size tanıdık geldi mi?
Sürdürülebilirlik (defalarca aynı köylere hırsızlığa ve yağmalamaya girmeleri) İşletmelerde beyin fırtınaları yapılıyor harika fikirler ortaya çıkıyor. Herkes alkışlıyor ve projeler uygulamaya konuluyor. İlk başta alınan verim/rapor/sonuç herkesi mutlu ediyor. Bundan sonra aynı projenin sürekli uygulanmasına karar veriliyor ve her ay uygulanmaya başlıyor. Aradan bir kaç ay geçiyor proje hayata geçtiği için herkese sıradan geliyor ve aksamalar başlıyor. Derken bir de bakmışsınız ki; günlerce düşünülen, uğraşılan uygulamak için emek, zaman, para harcanan projeden eser kalmamış. Zamanla o eksik yine hatırlanıyor. Benzer bir proje düşünülüyor ve yine kıta keşfedilmiş gibi alkışlanarak hayata sokuluyor. Ve yine zamanla…
Asla vazgeçmeme (14 yıl süren harekat)Yolun daha başındayken yarım bıraktığımız proje sayısını hatırlayan var mı? Zor geliyor, bütçe yetmiyor, çatışmalar çıkıyor ve vazgeçiliyor. Tıpkı “Y Kuşağı” gençlerini eleştirdiğimiz gibi mücadele etmeden kısa sürede ilgi odağımız değişiyor. Aslında bu noktada yönetimin desteği ve doğru yönlendirmesinin önemi inkar edemeyiz. Kurumsal firmalar başlanan projelerin devam ettirilmesi ve sonuca ulaşması için ekipler kuruyor ve destek veriyor. Sanırım başarının en önemli anahtarlarından biri de bu…
Takım çalışması (şarkı söyleyerek el birliği ile işleri tamamlama) Başarıya ulaşmak için takım çalışmasının varlığını yadsımak söz konusu bile değil. Çünkü hakikaten bir kişinin yapacağı işi bir ekiple yapmak, farklı açılardan bakmak, farklı yeteneklerin çalışmaya katkıları, zaman tasarrufu (vs) son derece güzel bir sonuç ortaya çıkarıyor. Yapılan işten keyif almak ise verimi iki katına çıkarıyor. Çünkü üretkenlik böylece devreye giriyor.
Aidiyet duygusu(aile bağlarının güçlü olması) Eğer kişinin çalıştığı şirkete aidiyet duygusu varsa, yaptığı işe gönlünü koyuyor. Bu da başarıyı getiriyor.
Bakımlı olmak (şair olmaları ve kendilerine bakmaları) Eğer kendinizi önemsiyorsanız, yaptığınız her şeyi önemsersiniz. İşinizi de… Güne güzel başlamak için, mutlaka kıyafetinize ve kişisel bakımınıza özen göstermek gerekiyor. Böylece iş arkadaşlarınıza da aynı saygıyı göstermiş oluyorsunuz. Güzel sözler ve ince düşünce ise iş hayatının stresini biraz da olsa hafifletiyor. (Örneğin iş arkadaşınıza güzel göründüğünüz söylemeniz ve bir kaç hoş cümle kullanmanız motivasyonunu yükseltiyor)
Aslında efsaneye göre Vikingler; paylaşımcı, takım çalışmasına inanan ve uygulayan, çalışkan (yağmacı özelliklerini, savaşçı ve barbar olduklarını da biliyoruz) bir kavim. Böylece daha da güçlü olarak, her yerde adlarından bahsettirmiş ve efsaneleşmişler… Bu efsane bizi büyülüyor…
Tıpkı Vikingler gibi takım çalışmasının olduğu, keyifle çalışıldığı, sürdürülebilir efsane bir şirkette yer almayı kim istemez?
Saygı Günenç
Eylül/2014