Saygı

DİKKAT! İŞ YERİYLE DAVALIK OLDUYSANIZ…

Saygı Günenç

Bildiğiniz gibi, İş Kanunu ve çalışma yaşamını düzenleyen diğer ilgili kanunlar sayesinde, iş yerlerinde ortaya çıkan sorunları çözebiliyoruz. Elbette doğru yolları seçmez ve belirlenen kurallara göre davranmazsak, haklı da olsak, davalar lehimize sonuçlanmayabiliyor. Ancak her geçen gün iş yaşamını düzenleyen bu kanunlarda iyileştirmeler de yapılıyor. Bundan daha bir kaç yıl önce, hakkını almak isteyen işçi ile iş yeri sahibinin yaşadığı tartışmanın sonucunun, kendi hayatlarına mal olduğunu bile hatırlıyorum. Her iki taraf da kendince haklı olduğunu düşündüğü için, uzlaşamıyor ya da doğru iletişim kuramıyor. İşte bu noktada artık bir kurtarıcı gibi olan ARABULUCULUK devreye giriyor.

Peki abuluculuk nedir?

Hangi hallerde arabulucuya başvurulur?

Ne zaman gidilmelidir?

Bu ve benzer soruları, işin uzmanından öğrenmek için, Arabulucu Avukat Gizem Deren Donmaz’la bir röportaj yaptık. Bizi kırmayarak sorularımızı içtenlikle yanıtlayan Gizem hanıma, profesyonelliği ve alçak gönüllü davranışı için çok teşekkür ediyorum.

Arabulucu Avukat Gizem Deren Donmaz’a www.gizemderendonmaz.com sitesinden ulaşabilir, çalışma alanları ile ilgili ayrıntılı bilgi alabilirsiniz.

Ve işte röportajımız…

-Merhabalar Gizem Hanım. Öncelikle bize aktaracağınız bilgiler için şimdiden teşekkür ederiz. Kendinizden bir kaç cümleyle bahseder misiniz?

-Merhaba. Bu güzel röportaja, bende size teşekkür ederek başlamak istiyorum. Arabulucu avukat olarak, dava avukatlığı ve hukuki danışmanlık faaliyetlerinin yanı sıra, adil yargılamaya alternatif bir çözüm yolu olan hukuk uyuşmazlıklarında başvurulan, ARABULUCULUK faaliyetini de yürütüyorum.

– Arabuluculuk nedir?

-Arabuluculuk dostane ilişkilerle, çözüm aracı olarak kullanılan bir uyuşmazlık yöntemidir. Dünyada, hukuk sistemlerinde geniş uygulama alanı bulan ve uyuşmazlıkların çözümünde taraflar, toplum ve adalet sistemi bakımından olumlu ve hızlı katkılar sağlayan, mahkeme dışı etkin bir çözüm yoludur.

Türk hukuk sisteminde 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ile yerini almıştır. Arabuluculuk Kanunu 2. Maddesinde arabuluculuk şöyle tanımlanmıştır. Sistematik teknikler uygulayarak, görüşmek ve müzakerelerde bulunmak amacıyla tarafları bir araya getiren, onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini sağlamak için aralarında iletişim sürecinin kurulmasını gerçekleştiren, uzmanlık eğitimi almış olan tarafsız ve bağımsız bir üçüncü kişinin katılımıyla ve ihtiyari olarak  (bazı durumlarda zorunlu)yürütülen uyuşmazlık çözüm yöntemidir.

-Arabulucu kimdir?

-Arabulucu, tarafları bir araya getirerek onların birbirlerini anlamalarını ve bu suretle çözümlerini kendilerinin üretmesini ve aralarında iletişim kurulmasını sağlayan tarafsız üçüncü kişidir. Özellikle belirtmeliyim ki; arabulucu hakim yada hakem değildir. Tarafların aralarındaki uyuşmazlık konusunda arabulucu süreç sonunda bir karar vermez , tarafların birlikte bir karara varmalarına yardımcı olur.

Arabulucunun amacı tarafların gereksinimleri doğrultusunda en uygun çözüm yolunu bulmaktır. Ayrıca arabuluculuk yapabilmek için, hukuk fakültesi mezunu olmak, beş yıl kıdeme sahip olmak , Adalet Bakanlığı tarafından lisanslanmış bir eğitim kurumundan eğitim alarak ve yine Adalet Bakanlığı tarafından açılan sınavda başarılı olmak gerekiyor.

-Hangi durumlarda arabulucuya gidebilirim?

-Arabuluculuk bazı durumlarda ihtiyari, bazı durumlarda zorunludur. 7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu ile birlikte bazı davalarda mahkemeye gitmeden önce arabulucuya başvurma zorunluluğu getirilmiştir. Buna göre, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul ediliyor.

Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötü niyet  tazminatı, ikramiye, fazla mesai ücreti gibi, işçilik alacakları ve işe iade davası söz konusu ise  dava açmadan önce arabulucuya başvurmak  zorunludur. Ancak iş kazası, meslek hastalığından kaynaklı maddi ve manevi  tazminat davaları ile bunlarla ilgili tespit, itiraz ve rücu davaları kapsam dışıdır.

İhtiyari yani zorunlu olmayan arabuluculukta ise, taraflar serbest  iradeleriyle karar verebilecekleri  tüm konularda arabulucuya gidebilirler. Tüketici Hukuku, Ticaret Hukuku, Aile Hukuku, Tazminat Hukuku ve Kira Hukuku konularında da arabulucuya gidebilirler. Ancak tarafların sözleşme konusu yapamayacağı bazı konular vardır. Örneğin, ceza davaları, nüfusa ilişkin davalar, velayete ilişkin davalar gibi.

-Arabulucuya gittiğim zaman anlaşmak zorunda mıyım? Anlaşmazsam dava açma hakkım var mıdır?

-Hayır hiçbir zaman anlaşmak  zorunlu değildir. Anlaşma sağlanamazsa mahkemeye başvurup dava açılabilir. Ancak  taraflar anlaşırsa bu durumda tekrar aynı konu ile ilgili dava açılamaz.

-Zorunlu arabuluculukta zaman aşımı süreleri nasıl etkiler?

-Arabuluculuk görüşmeleri süresinde, arabulucunun önüne gelen iş uyuşmazlığı ile ilgili alacakları hak ve talepler bakımından zamanaşımı duracak ,hak düşürücü süreler işlemeyecektir.

-Arabulucuya ne zaman gidebilirim?

-Eğer uyuşmazlık konunuz arabuluculuğa uygunsa, uyuşmazlık çıktıktan sonra veya mahkemeye başvurmadan önce gidebileceğiniz gibi dava açıldıktan sonrada gidebilirsiniz.

-Arabuluculuk süreci nasıl işler?

-Arabuluculuk süresi boyunca taraflar eşit haklara sahiptirler. Arabulucu tarafsız ve bağımsızdır. İki tarafa da söz hakkı verir ve iki tarafı da dinler. Bu süreç gizli ve güvenlidir. Yani arabuluculuk görüşmelerinde konuşulanlar, belgeler ve bilgiler tarafların arasında kalır. Ayrıca bu bilgi ve belgeler, ilerde bir hukuk davası açılırsa kullanılamaz.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflar anlaştıklarını veya anlaşamadıklarını bir tutanak ile belgelendirirler. Arabulucu tarafından düzenlenen bu belge mahkeme kararı hükmündedir. Taraflar bu tutanaktaki anlaşma hükümlerine uymak zorundadırlar.

-Arabulucu ücretini kim öder? Bu ücret ne kadardır?

-Arabuluculuk ücretini aksi kararlaştırmadıkça taraflar eşit öder. Fakat taraflar bu konuda taraflardan birinin ücreti ödemesini kararlaştırabilirler.

Zorunlu arabuluculukta, taraflar anlaşamazlarsa ilk iki saat bakanlık tarafından ödenir. İki saati aşan her saat için taraflar Adalet Bakanlığının asgari ücret tarifesinde belirtilen asgari ücreti öder. Eğer taraflar anlaşırsa, anlaşma değerinin miktarına göre Adalet Bakanlığının tarifesinde belirtilen asgari yüzdelere göre ödenir.

İhtiyari arabuluculukta ise arabulucu asgari ücret tarifesinin üstünde ücret isteyebilir.

-Neden arabulucuya gideyim? Avantajları nelerdir?

-Türkiye’de yargı organlarının iş yoğunluğu nedeniyle, uyuşmazlıklar gecikmeli olarak çözülmektedir. Bu gecikmeler hak ve hukuk kaybına neden olmaktadır. Arabuluculuk bazen tek toplantıda bile çözüme ulaşabilmektedir. Kazan-kazan sistemine göre her iki tarafında memnun olmasına yönelik bir çözüm yöntemi sunmaktadır. Anlaşmazlıkların dava aşamasına göre çok daha kısa sürede çözülmesini sağlar. Dava boyunca yapmak zorunda olduğunuz masraflara göre çok daha ekonomiktir. Sonuç tarafların kontrolündedir ve esnektir. Süreç gizli  ,güvenilir ve çözüm odaklıdır.

-Çok değerli bilgiler verdiniz. Eminim özellikle çalışan ve iş yeri sahipleri arasında yaşanan uyuşmazlıklarda bu bilgiler yol gösterici olacaktır.Tekrar teşekkür ederiz. Bu arada sohbet esnasında, Betriebsrente dediniz. Bu konuyla ilgili de sizden konuk yazar olarak bir yazı sözü almadan röportajı sonlandırmayalım. Ne dersiniz?

-Sizinle sohbet etmek çok güzeldi. Ben de teşekkür ederim. Sayfa okuyucularına, bir ışık tutabildiysem ne mutlu bana. Elbette sitenize konuk yazar olarak tekrar misafir olmaktan memnun olurum. Soru sormak isteyenler web sitem üzerinden bana rahatlıkla ulaşabilirler. Görüşmek dileğiyle…

 

Saygı Günenç tarafından yazıldı

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2.563 okunma

Kişisel blogdur. Ticari amaç ya da kazanç gütmez. Blogda kullanılan bazı görseller ve bazı yazılar google üzerinden alınmıştır. Herhangi bir hak iddia edilmemektedir. İstenildiği zaman kaldırılacaktır.

Başa Dön