Günümüzde çıkış görüşmeleri çoğu kurumda maalesef (hala SÜPERMAN İK'nın ne yaptığı tam anlaşılmadığı için) direk İK departmanı tarafından yapılıyor. Eğer firma bir çalışanı çıkarmak istiyorsa yetkililer nasıl bir yol izlemeli?
Bir telefon geliyor ve çalışan İK departmanına davet ediliyor. Gittiğinde hiç beklemediği bir sürprizle karşılaşıyor; işten çıkarıldığını öğreniyor. O gün hiç bir şeyden habersiz ve keyifli olarak geldiği iş yerinde bir şok geçiriyor. Personelin çıkış kararını İK almadığı için hiç bir şey bilmeden sadece tebliğ ediyor. Böylece çalışanla, şirket politikası arasında yaşanan bu olumsuz durumun bir parçası oluyor. Hal böyle olunca da kimi İK yetkilisi, çalışanla birlikte şirket politikasını eleştiriyor, kimi cevap veremiyor, kimi yanlış bile olsa amaçsızca işletmesini savunuyor, kimi de kendi üzerine yıkılan bu yanlış stratejiyi şirketin ve çalışanın en iyi olacağı şekilde yürütmeye çalışıyor. İşten çıkarılan çalışana mı ne oluyor? O da emek verdiği şirkete karşı olumsuz duygular besliyor ve her yerde şirketi eleştiriyor.
Gelelim ideal işten çıkarma sürecine…
Öncelikle bu süreçte rol alacak en önemli kişi bölüm yetkilisi/yöneticisi, çalışanın amiridir. İşten çıkan kişi kendisine en yakın olarak departman yetkilisini görüyor, bu haberi kendisinden duymak istiyor. Böylece daha sıcak geçen bir görüşmeyle bu durumu çabuk sindirebiliyor ve kafasında oluşan soru işaretlerini giderebiliyor.
Nasıl bir görüşme yapmalısınız?
-Yönetici olarak bu görüşmeyi önceden planlamalı ve mutlaka çalışanla baş başa yapmalısınız.
-İşten çıkaracağınız çalışanla yapacağınız görüşmeyi asla alakasız sohbetlerle başlamamalısınız. Bu kişiyi oyalar gibi yapmaktan ruh haliyle oynamaktan öteye geçecek bir davranış olmayacaktır. Konuya direk girerek, gerçekçi olarak çıkış tebliğini yapmalısınız.
-Görüşmenizde bireysel davranışlarda ve kişisel yorumlarda bulunmamalısınız. yönetim bu kararı aldı ama bence diye başlayan yorumlarda asla bulunmayınız.
-Çıkan personelin duygularına önem vermelisiniz. İçinde bulunduğu ruh halini anlayarak, anlayışlı davranmalı ve bunu çalışana hissettirmelisiniz.
-Ses tonunuzu ayarlamalı ve yükseltmeyerek ya da alçaltmayarak soğukkanlı bir şekilde konuşmanızı tamamlamalısınız.
-Çıkan personelin vereceği anlık tepkilere hazırlıklı olmalı ve duygularınızı kontrol altında tutmalısınız.
-Çalışanın çıkarken bile kendisini "kurumun bir parçası" olarak hissettirmelisiniz. Haklarını vererek emeğine saygı duyduğunuzu göstermelisiniz.
-Güzel sözler söyleyerek, teşekkür etmelisiniz ve asla nezaketi elden bırakmamalısınız.
-Bu süreci güzel bir şekilde atlatmak için, çıkan çalışandan da destek isteyebilirsiniz. Aynı zamanda bu sürecin atlatılma şeklinin profesyonelliğinden ve mesleki geleceği için önemli olacağından bahsedebilirsiniz.
-Belirlediğiniz sürede çıkış görüşmenizi sonlandırmalısınız. (Önerilen süre 15 dakikadır.)
İşte bundan sonra İK yetkilisinin süreci aynı profesyonellikle yapması ve tamamlaması gereklidir.
Çalışanlar bir şirketin başarısının ya da başarısızlığının en somut şahitleridir. Bu yüzden onların yapacağı iyi yada kötü reklamın ciddi oranda önemi vardır. Doğru yapılacak çıkış görüşmeleri de doğru reklam için bir adımdır…
Saygı Günenç
Eylül/2014