Saygı

İŞYERİNDE MUTSUZSUN VE HALA ÇALIŞIYOR MUSUN?

Saygı Günenç

Alışkanlıklar, bizi fark etmediğimiz bir monotonluğa sürüklüyor. Öyle ki, sürekli aynı şeyleri yapmaktan, bir çok kişiyi görmüyor ya da olayı kaçırıyoruz. Yakınmak, söylenmek bile çoğu zaman alışkanlık haline geliyor. Ve maalesef alışkanlıklardan düşünüldüğü kadar kolay vazgeçilmiyor.

Bildiğiniz gibi çalışanlar, İK ofisine gelerek, çözemedikleri bir konuyu rahatlıkla paylaşabiliyorlar. Danışıp, iş hayatlarında doğru ilerlemek istiyorlar. Aslında çoğu zaman aynı konu için, belirli aralıklarla gelip aynı cümleleri sarf ettiklerinin farkına bile varmıyorlar… Evet duyduğunuz gibi, yakınma da alışkanlığa dönüşüyor ve bakış açımızı daraltıyor. Motivasyonu düşürüyor ve sürekli enerjimizi alıyor.

calisanlar

Hiç birimizin mükemmel olmaması gibi, şirket yapısının içinde de mükemmeli aramak bizi mutsuz ediyor. Ve bir müddet sonra çözüm aramayı bile bırakıp sadece söylenir halde oluyoruz. Organizasyon yapısında ki eksikleri, yanlışları, yine kişiler kendi çabalarıyla düzeltiyor. Bunun için de yakınmak yerine, işin içinde daha çok olmak ve daha çok çalışmak gerekiyor. Tabi şu da bir gerçek, çalışandan memnun kalınmaması kadar, çalışanın işletmeden memnun olmaması da çok doğal. Genel olarak değerlendirdiğiniz zaman (SWOT Analizi) eğer şirket çalışmanız için yeterli kriterleri taşımıyorsa, acilen çalışmayı sonlandırmanız gerekiyor. Tabi her gün yakındığınız şirketten ayrılmanız alışkanlıklarınız yüzünden kolay olmuyor. Sürekli söylenip şikayet eden ama hala aynı şirkette çalışan bir sürü insan var. Haksız mıyım? Aklıma bununla ilgili Osho’nun bir hikayesi geldi:

Özgürlük savaşçısı bir adam ülkeler arasında sürekli seyahat ediyormuş. Bir gece yine bir kervansarayda kalmış. Altın bir kafeste sürekli “özgürlük! özgürlük!”diye bağıran güzel bir papağan görünce şaşırmış. Adam kendi kendine “bugüne kadar pek çok papağan görmüştüm, hep bu kafeslerden özgürleşmek istediklerini düşünmüştüm. Fakat hiçbir zaman sabahtan gece uyuyana kadar, bütün gününü özgürlük isteyerek geçiren bir papağan görmemiştim” diye geçirmiş. Gecenin bir yarısında dayanamamış ve uyanıp kafesin kapısını açmış. Sahibi derin uykuda olan papağana, sessizce “şimdi çık dışarı” demiş. Ancak papağanın kafesin çubuklarına sıkı sıkı tutunduğunu görünce şaşırmış. Ona tekrar tekrar “özgürlüğü unuttun mu? Hadi dışarı çık! Kapı açık ve sahibin uykuya dalmış durumda. Kimse asla bilemeyecek. Sen sadece gökyüzüne uç, tüm gökyüzü senindir” demiş. Fakat sabahlara kadar özgürlük diye bağıran papağan şimdi kafesten çıkmak istememiş. Öyle güçlü ve öyle sıkı bir şekilde tutunuyormuş ki kafesin tellerine, papağanı kendi elleriyle almaya çalışmış ama papağan onu gagalamış. Tabi aynı zamanda da hâlâ “özgürlük! özgürlük!” diye bağırmaya devam ediyormuş.

rozellapapagani

Gecenin içinde  papağanın çığlıkları yankılanmaya devam ediyormuş. Ama adam da inatçıymış, o bir özgürlük savaşçısıymış çünkü. Tekrar yatağından kalkmış, papağanı dışarı çekerek gökyüzüne fırlatmış, elleri acısa da bir ruhu özgürleştirdiği için son derece mutlu olmuş.

Sonra uyumaya gitmiş. Sabahleyin uyandığında papağanın “özgürlük! özgürlük!” diye bağıran sesini duymuş. Belki de papağan bir ağacın üzerinde ya da bir kayanın üzerinde duruyordur diye düşünmüş. Ancak dışarı çıktığında papağan kafesin içinde oturuyormuş. Ve kafesin kapısı sonuna kadar açıkmış…

??????????????????

Hikayede olduğu gibi, şirketten ayrılmak istiyoruz yakınıyoruz, doğru gitmeyen bir şeyler var ama seçeneğimiz olsa da hala çalışıyoruz. Çünkü farkında olmadığımız alışkanlıklar bize;

*Güvencede olduğumuzu (papağanın kafesten ayrılamaması gibi)

*Emeğimizin çok olduğunu,

*Diğer işlerin daha iyi olup olmayacağından emin olmadığımızı,

*Yeni iş arkadaşlarıyla iletişimin doğru kurulamama ihtimalinin olduğunu,

*Konfor alanımızı bozmaya hazır olmadığımızı söylüyor olabilir. (Maddi kaygılar, özel hayatta yaşanılacak kaygıları da dahil edebiliriz.)

Ancak memnun olmadığınız şirkette çalışmak, her iki taraf içinde gereksiz zaman/emek/para kaybı oluyor. Sizin çalışırken huzursuz olmanıza sebep olan konularla uğraşmak yerine (dedikodu, haksız terfi, adil olmayan işletme sistemi vs) enerjinizi daha doğru bir yerde kullanmanız, hem sizi hem de diğer organizasyonları geliştiriyor.

Gerçekten emin olduğunuz şeyleri yapmak için, biraz cesaret ve alışkanlıkların gücünü fark etmeniz yeterli olacaktır. Biri bulunduğunuz kafesi açarsa, siz de doğru yolda ilerlemek için lütfen dışarıya çıkın…

Saygı Günenç

Ekim/2014

sgmyazilimsayfasi1

Saygı Günenç tarafından yazıldı

“İŞYERİNDE MUTSUZSUN VE HALA ÇALIŞIYOR MUSUN?” Yorumları (16 Adet)

  1. Gözde Çiftçi dedi ki:

    Ellerinize sağlık Saygı hanım.

    1. Saygı Günenç dedi ki:

      Beğeniniz için ben teşekkür ederim Gözde Hanım.
      Keyifli okumalar dilerim.

  2. Sevim Güney dedi ki:

    Merhaba, elinize sağlık güzel bir konu. Ancak bazen öyle zorunluluklar var ki, özgürce hareket edip, davranmayı zorlaştırıyor.
    Sevgiler

    1. Saygı Günenç dedi ki:

      Merhaba Sevim Hanım,

      Haklısınız bazen sizin kontrolünüzde olmayan ya da mecbur kaldığınız durumlar yaşanabiliyor. Bunların olmaması dileğiyle.

  3. Banu Kocabas dedi ki:

    yazdıklarınızı hayatın her yönünde görmek mümkün. emeğinize sağlık

    1. Saygı Günenç dedi ki:

      Teşekkür ederim Banu Hanım.
      Keyifli okumalar dilerim.

  4. Sabiha dedi ki:

    Bir özgür bırakan olsa da gitsek :)))
    Para bizim kelepçemiz, çoğalmadıkça özgür olamıcaz diiyorum bazen… Bazen de para bir ihtiyaç, ekmek gibi. Tazesini yemek makbul.. Hergün ihtiyaç kadarını elde edebilsek de fazlasıyla insanlığımızı bayatlatıp, küflendirmesek ne hoş olur değil mi!
    Paylaşımlarınız için de teşekkürler Saygı Hanım. Benim için taze hava gibisiniz. Blogunuzda soluklanmak bana enerji katıyor.
    Sevgiler.

    1. Saygı Günenç dedi ki:

      Güzel sözleriniz için ben teşekkür ederim Sabiha Hanım.
      Sevgiler.

  5. Firuze dedi ki:

    Harikaydı. Elinize sağlık

    1. Saygı Günenç dedi ki:

      Çok teşekkürler Firuze Hanım.
      Sevgiler…

  6. DijitalPaNO dedi ki:

    Farkındalık yaratan bir yazı olmuş, elinize sağlık.

    Mutlu çalışılan, sevilecek bir iş nasıl olmalı üzerine bir başka yazıya aşağıdaki linkten ulaşılabilir.
    https://dijitalpano.wordpress.com/2015/01/07/isinizi-seviyor-musunuz-sevilecek-is-yaratmanin-yollari/

    1. Saygı Günenç dedi ki:

      Paylaşımınız için teşekkürler. Keyifli okumalar dilerim.

  7. DUYCAN UZUN dedi ki:

    OLDUKÇA ÖNEMLİ VE DEĞERLİ BİLGİLERLE DOLU KISSADAN HİSSE ALMAK GEREKEN BİR YAN YÜREĞİNİZE KALEMİNİZE SAĞLIK..!
    ANCAK ÖZELLİKLE ÜLKEMİZDE KAPİTALİST DÜZENİN BİZİ SADECE ZİNCİRLERİMİZİN UZUNLUĞU KADAR ÖZGÜR BIRAKTIĞI BİR ORTAMDA;KAFESTEN ÇIKIP ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜN ALANLARINI DAHA DA GELİŞTİRECEK VE PERFORMASYONUMUZU MARJİNAL DÜZEYİNE GETİRİP DAHA DA MUTLU OLMAMIZ OLDUKÇA ZOR..! ON MİLYON İŞSİZİN OLDUĞU;ÜRETİMDEN ÇOK TÜKETİME ENDEKSLİ,İTHALAT AĞIRLIKLI BİR TOPLUMDA KAFESE SIMSIKI SARILAN PAPAĞAN OLMAK DIŞINDA BİR ALTERNATİFİMİZİN OLMADIĞI KANAATİNDEYİM..!!BENİM NEYSELERİM ÜNLÜDÜR..!NEYSE GENİŞ BİR KONU..! SEVGİLER SAYGILAR.!D.U

    1. Saygı Günenç dedi ki:

      Değerli katkılarınız için teşekkür ederim Duycan Bey.
      Yorumlarınız her zamanki gibi bilgi yüklü ve anlamlı. Bir gün konuk yazar olarak sizi davet etmek isterim.
      Güzel günler dilerim.

      1. DUYCAN UZUN dedi ki:

        BEN TEŞEKKÜR EDİYORUM ZAT-I ALİNİZE..! DEĞERLİ OLAN GELDİĞİ ZAMAN BOŞLUĞU DOLDURAN DEĞİL; GİTTİĞİ ZAMAN BOŞLUK YARATANDIR..! TAKDİR BİR AMAÇ DEĞİL; BİR SONUÇ OLMALIDIR..!ASIL DEĞERLİ OLAN TAKDİR GÖREN DEĞİL; TAKDİR EDENLERDİR….!
        TEKNOLOJİK ÖZÜRLÜ BİRİ OLARAK ÖZELLİKLE BLOG OLAYLARINDA CEVAP KISMINDA PROBLEMLER YAŞIYORUM.O YÜZDEN CAHİLCE BİR USLUP İLE YORUMUMUN ZAT-I ALİNİZE ULAŞIP ULAŞMADIĞINI SORMA İHTİYACI DUYDUM..!LÜTF-U CEVABINIZDAN VE TEKLİFİNİZDEN DOLAYI NAÇİZANE TEŞEKKÜRLERİMİ KABUL BUYRUN..!
        BİLGİ PAYLAŞILMAZ İSE BEYNİNİZE YÜK OLMAKTAN BAŞKA İŞE YARAMAZ…..!
        BİLGİ PAYLAŞTIKÇA ÇOĞALIR VE DEĞERLENİR..!
        BİLGİLİ OLMAK DEMEK,KÜLTÜRLÜ OLMAK DEMEK DEĞİLDİR…!?
        BİLGİ; ZEKANIN BİR FABRİKASI OLAN KÜLTÜRÜN HAM MADDESİDİR..! SİZ ONU BAŞKALARI İLE PAYLAŞIP,İŞLEYEREK ÇEVİREBİLİRSİNİZ….!
        BİLGİM DAHİLİNDE ÖZELLİKLE EDEBİYAT,İKTİSAT VE PEDAGOJİ DALINDA HER KONUDA ELİMDEN GELEN KATKIDA BULUNMAYA NAÇİZANE HAZIRIM..! SEVGİLER SAYGILAR DUYCAN UZUN…!D.U

        1. Saygı Günenç dedi ki:

          Sayın Duycan,
          Amacımız okurlarımızla aynı platformu, paylaşmak ve bilgilerimizi çoğaltmak. Bahsettiğiniz gibi beynimizdeki yükü dağıtarak yenilerine yer açmak.
          Sizin gibi değerli takipçilerimizin katkıları yadsınamaz. İnanın yazılarımı okumanız gibi ben de sizin yorumlarınızı keyifle okuyorum.

          Misafirimiz olarak yazınızı ilgiyle bekliyoruz. Görüşmek dileğiyle.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

10.511 okunma

Kişisel blogdur. Ticari amaç ya da kazanç gütmez. Blogda kullanılan bazı görseller ve bazı yazılar google üzerinden alınmıştır. Herhangi bir hak iddia edilmemektedir. İstenildiği zaman kaldırılacaktır.

Başa Dön